Dubai, küresel mutfak sahnesinde yerini hak ediyor
Elli yıl önce, Dubai'deki ünlü Sind Punjab Restoranı ilk kez tandır tavuğunu servis ettiğinde, emirliğin küresel bir mutfak merkezine dönüşeceğini çok az kişi tahmin edebilirdi.
Yine bu dönemde Pakistan'ın gözde mekanı Ravi's, Dubai'ye özgün lezzetlerini tanıttı; Al Ustad Special Kabab, İran kebaplarını getirdi ve Arabian Tea House, Arap yemeklerini sunmaya başladı; her biri, yerel yemek dünyasına farklı temalar ekledi.
Dubai'nin gelişen, çeşitli bir restoran sahnesine dönüşmesinin temellerini atanlar bu tür geleneksel kuruluşlardı. Emirlik önemli bir küresel turizm destinasyonu haline geldikçe, mutfak sunumları da buna paralel olarak olgunlaştı.
Şehrin demografik yapısı olağanüstü çeşitlidir. Gurbetçiler Dubai nüfusunun yaklaşık %85'ini oluşturur ve bu küresel restoran markalarını çekmede önemli bir etkendir.
Emirlik, 2006 yılında Londra'daki Japon restoranı Zuma'nın Dubai Uluslararası Finans Merkezi'nde açılmasıyla ilk büyük lüks uluslararası restoranını ağırladı.
O tarihten bu yana mutfak dünyası Amazonico, La Petite Maison ve Cipriani gibi uluslararası birinci sınıf restoranları da içerecek şekilde genişledi.
Şehirle birlikte büyümek
Şehir hala büyüyor ve Atlantis The Royal, Palm Jumeirah'daki West Beach ve yakında açılacak olan J1 bölgesi gibi yeni mutfak merkezleri ortaya çıkıyor.
Yerel listeleme dergisine göre Neler OluyorDubai'deki her restoranda yemek yemek, her gün kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeği için farklı bir işletmeye gidilse bile “35,6 yıl” sürecektir.
Dubai, küresel restoran endüstrisi patlamasından faydalanmak için iyi bir konumdadır. Yoğun çalışma haftaları, sosyal taahhütler ve sosyal statü arzusu, insanların haftada ortalama dört ila beş kez dışarıda yemek yediği kozmopolit bir yemek kültürüne katkıda bulunmuştur.
Yiyecek harcamaları da turizm dolarının önemli bir bölümünü oluşturuyor. Örneğin Roma'da turistler tatil fonlarının yaklaşık %17'sini dışarıda yemek yemeye harcıyorlar. New York City'deki turistlerin yiyecekle ilgili harcamaları 2022'de yaklaşık 6 milyar dolardı.
- Talabat yemek dağıtım hizmeti Dubai halka arzına hazırlanıyor
- BAE gastronomisi küresel ilgi görüyor
- Dubai restoranları yazın kavurucu günlerinde zorlanıyor
Emirlik, dev kruvasanlar veya altın kaplama biftekler gibi zenginliğiyle ünlü olsa da, mutfak sahnesinin başka bir yönü daha var.
Şehirde, Karak Chaii büfesinden, Kite Plajı'nın yanındaki yemek kamyonuna veya Time-Out yemek salonuna kadar çok çeşitli yüksek kaliteli sokak yemeği bulabilirsiniz; hepsi rahat bir atmosfere ve otantik lezzetler sunmaya adanmışlıklarına sahiptir.
Dubai Yemek Festivali gibi etkinlikler çok sayıda turist ve yerel halkın ilgisini çekerek, yemekle ilgili faaliyetlere yönelik sağlıklı bir iştahın varlığını ortaya koyuyor.
Şef Izu Ani, restoran işletmecisi Natasha Sideris ve daha birçok yerel girişimci de yemek sahnesinin genişlemesinde ve şekillenmesinde önemli bir rol oynadı.
Yerel inovasyon
Dubai de kendi yenilikçi ürünlerini piyasaya sürüyor. Kadınların yönettiği hızlı servis zinciri Salt, ulaşılabilir teklifleriyle popülerlik kazandı. “Dubai çikolata barı” olarak da bilinen Knafeh Çikolata barı, çevrimiçi olarak viral oldu ve her gün sadece birkaç dakika içinde tükendi.
Kültürün köklü kahve sahnesi, yerel halkın yaşam tarzını yansıtan The Grey ve Orijins gibi şık kafelerin ortaya çıkmasına neden oldu.
Bazı yerel markalar bölge dışına da açıldı; Dubai merkezli Ammos Greek İbiza'da, Bar du Port Lübnan ve Mısır'a açılırken, Kinoya Londra'daki Harrods'da mağaza açtı.
Bu örnekler, Dubai'nin mutfak dünyasındaki artan önemini vurguluyor. Ayrıca, 2022'de Michelin Rehberi'nin tanıtılması, şehrin yemek başarılarını kategorize etmenin yeni bir yolunu sunuyor. Yerel tabanlı yenilikçi Hint restoranı Tresind Studio iki Michelin yıldızı kazandı.
Emirlik, birçok açıdan çoğu şehrin sunamadığı bir yemek yelpazesi sunuyor: Geleneksel ve yenilikçi, yerel ve uluslararası, lüks ve sokak stili, abartılı ve mütevazı arasında bir denge.
Carla Falcon, Dubai'deki PKF Hospitality'de yönetici danışmandır