Türkiye'de otomotiv sektörü sert bir şekilde yavaşlıyor

Türkiye'nin güçlü otomotiv sektörünün üretimi, bir yıldır devam eden iç üretim ve ihracattaki yavaşlama eğiliminin ardından ağustos ayında sert bir şekilde yavaşladı.

Yerli üreticiler, ithalat rekabetiyle karşı karşıya olduklarını ve fahiş faiz oranlarıyla boğuştuklarını söylüyor.

Otomotiv Üreticileri Derneği'nin pazartesi günü yayımladığı verilere göre, ağustos ayında toplam araç üretimi geçen yılın aynı ayına göre yüzde 27 azalarak 53 bin adet olurken, binek araç üretimi ise yüzde 40'tan fazla düşüşle 29 bin 400 adet olarak gerçekleşti.

Binek araç ihracatı da yüzde 37 gerileyerek, iç pazara ithal edilen 51 bin 800 aracın çok altında kalarak sadece 31 bin araç sevk edildi.

• Türkiye'de otomobil satışları dördüncü ay üst üste düşüş yaşadı
• Türkiye, yurtiçi yüksek teknoloji finansmanına milyarlarca dolar ayırıyor
• Türkiye'nin sanayi üretimi düşen talep nedeniyle sekteye uğradı

İthalat ayda sadece yüzde 0,5 oranında mütevazı bir artış gösterse de, sekiz aylık toplam 429 bin adetlik rakam, Ocak-Temmuz dönemindeki 411 bin adetlik Türk otomobil ihracatını geride bıraktı.

Hızlanan birkaç segmentten biri elektrikli araçlardı. 2024'ün ilk sekiz ayında satışlar %159 arttı, 41.300 EV Türkiye'nin lotlarından çıktı, üçüncüsü ise devlet destekli yerel üreticilerden oluşan bir konglomera tarafından üretilen yerli üretim Togg oldu.

İstanbul Ticaret Odası Otomotiv Sektör Kurulu Başkanı Anıl Şentürk, üretim verilerinin açıklanmasının ardından yaptığı açıklamada, hem konvansiyonel hem de elektrikli olmak üzere yeni otomobil satışlarının yüzde 70'inin ithal edildiğini belirterek, yerli otomotiv sektörünü korumak için daha fazla şey yapılması gerektiğini söyledi.

Şentürk, “Yerli üretimi korumak için bazı teşvikler, uzun vadeli planlar olması gerekiyor” dedi. AGBI.

“Yerli araçlarda ÖTV istisnası gibi iç pazarın artırılmasına yönelik tedbirlere ihtiyaç var.

“Bunlar iç pazarın büyümesine ve yabancı yatırımın çekilmesine yardımcı olacak, bu da iç üretimin artmasına katkı sağlayacaktır.”

Faizin etkisi

Kamyon ve otobüsler de dahil olmak üzere çoğu ticari araç tipinin üretimi de yüzde 40 ila 51 arasında düştü. Bu durum, yerel ekonominin yavaşlamasına ve özel bankaların otomobil kredilerinde yüzde 55 veya daha fazla faiz uygulaması nedeniyle kredi almada yaşanan zorluklara işaret ediyor.

Şentürk, artan ücretler de dahil olmak üzere yüksek girdi maliyetlerinin de sektörü etkilediğini, bunun da üretimin bir kısmını yurtdışına kaydırdığını ve ticari satışlara zarar verdiğini söyledi.

“Bazı tesislerin diğer alternatif lokasyonlara taşınması nedeniyle yerel üretim düşüyor. Sonuç olarak, örneğin ticari araç üretiminde düşüş görüyoruz, bazı fabrikalar büyüme beklentileri daraldıkça vardiyaları durduruyor veya azaltıyor.”

Ancak Şentürk, orta vadeye daha iyimser baktı ve Merkez Bankası'nın Mart ayından bu yana yüzde 50 seviyesinde tuttuğu ana borç verme faiz oranını düşürmeye başlayabileceği beklentisini dile getirdi.

“Politika faiz oranında indirim görmeye başlarsak ve kredi borçlanma faiz oranları düşürülürse talep artacaktır” dedi.